Avrupa’da ulaşım ağının genişlemesi beraberinde ‘istilacı yabancı türleri’ de getiriyor ve özellikle kentsel alanlarda hayatı tehdit ediyor.
Uzmanlara göre, Avrupa bölgesine ait olmayan bitkiler veya hayvanlardan oluşan bu istilacı yabancı türler, bölgenin doğal bitki örtüsüne ve yine bölgede yaşan hayvanlara hızla yayılıyor.
Avrupa Komisyonu’nun gelecek hafta, bu işgalci türlere karşı ne yapılacağı konusunda görüşmek için toplanması bekleniyor.
Uluslararası Doğayı Koruma Sendikası (IUCN) Avrupa programı yetkilisi Chantal van Ham, “Doğal olmayan ve bu bölgeye ait olmayan türler, dünyanın biyolojik çeşitliliğine büyük tehdit oluşturuyor” diyor.
Bu yabancı türlerin girişine engel olunmadığı takdirde tehlikenin artacağını belirten Van Ham, “Sorun, bu işgalci türlerin doğal kaynakların ve doğal türlerin yerini almasında. Kentsel alanlar bu türlere karşı çok hassas. Bitkilerin ticaretinin yanı sıra, limanlar ve havaalanlarından da kazara bulaştıkları oluyor” yorumunu yapıyor.
Avrupa’nın doğal yaşamını bu yabancı türlerden korumak için, İsviçre’nin Gland kentinde de Perşembe günü yerel yetkiler, politikacılar, bilim insanları ve sivil toplum kuruluşlarının katılımıyla bir toplantı düzenleniyor.
Uluslararası Doğayı Koruma Sendikası (IUCN), kısa bir süre önce yayımladığı raporda, ne tür yabancı türlerin Avrupa’ya girdiğini ve nasıl önüne geçilmesi gerektiğini yazdı.
Rapora göre, Kuzey Amerika kökenli memeli hayvanlardan rakun, Almanya’nın başkenti Berlin’de sıkça görülmeye başlandı.
Uzmanlar, bölgenin bitki yapısına zarar verdiklerini belirttikleri Japon madımak otunun da hızla Avrupa’ya yayıldığını söylüyor.
Bbc / 05-09-2013